Facebook’un kullanıcı verilerini izinsizce paylaştığı Cambridge Analytica skandalının ortaya çıkışından sonra hisse senedi değerleri düşüş göstermişti. Birçok kişiye göre bu skandal Facebook’un çöküşünün başlangıcıydı. Geçtiğimiz Nisan Ayı’ndaki duruşmada yargılanan Facebook CEO’su Zuckerberg, senatörlerin sorduğu sorulara da tatminkar cevaplar verememişti. Eski parlak günlerini arayan Facebook’da binlerce kişi mevcut hesaplarını silmişti.Hal böyleyken sosyal medya devinin ceza alması kesin gibiydi. Peki Facebook tarihinin belki de en önemli krizi sosyal medya devine beklenen zararı verebildi mi? Aslında daha önceki “Cambridge Analytica” yazımda belirttiğim gibi bu olayın Facebook’a hem prestij kaybı hem de mali açıdan büyük yan etkileri oldu. Oldu olmasına ancak son günlerdeki araştırmalara göre Facebook kullanımı Cambridge Analytica Skandalı’ndan sonra artış gösterdi! Peki bu veri gerçek mi? Bütün oklar Facebook’u gösterip, binlerce kullanıcı hesabını silmesine rağmen nasıl oldu da Facebook tekrar yükselişe geçti? Biraz daha detaya inelim öyleyse:
Facebook “Cambridge Analytica”dan Sağ Salim Çıkmış Görünüyor!
Evet başlıktaki gibi tahminlerin aksine Facebook bu krizi olabilecek en az zararla kapattı. Bunu en başta Comscore ve Business Insider raporlarında görebiliyoruz. Raporlara göre kullanıcı sayısı krizin patlak vermesinden sonra artış göstermiş. Geçtiğimiz Nisan ayında yargılanan Mark Zuckerberg kamuoyu gündemini epey meşgul etmişti. Kamuoyu, halka açık olarak yayınlanan duruşma sonunda Facebook’un dünya genelinde hatırı sayılır miktarda prestij kaybettiğini düşünmüştü. Ancak Nisan raporları gösterdi ki Facebook, Amerika’daki mobil kullanıcı sayısını %7 civarı arttırırken, sosyal medya platformunda geçirilen zaman da artmış.
Facebook yarattığı kötü algıyı ortadan hızlıca kaldırabilmek adına birçok adım atmıştı. Bunlardan biri de sahte hesapların silinmesi olmuştu. Şaşırtıcı olan konu, tespit edilip silinen 500 bin civarı sahte hesaba rağmen Facebook erişimleri de artmış görünüyor. Hem sözlü hem de yazılı basın tarafından sıkça dile getirilen bu olayın nasıl beklendildiği kadar nasıl tepkiyle karşılanmadığı da merak konusu. Öne sürülen sebeplerden birisi ve bence en mantıklısı kullanıcıların gizliliğini pek de önemsememesi. Belki de birçoğumuz olaylar sonrası hesaplarımızı kapatmak yerine Facebook Ana Sayfamıza düşen “Kişisel Verileriniz Korunuyor” mesajına tamam deyip devam ettik. Size ait kişisel bilgilerin izniniz haricinde paylaşılması belki de sizi ilgilendirmiyor. Ne de olsa başınız bu işten hiç ağrımadı değil mi? Aslında öyle değil. Pek çoğumuz sürece yeteri kadar hakim olamadı ya da sonuçları net olarak anlayamadı ancak bu ciddiye alınması gereken bir sorun. Nasıl kimliğiniz size özelse ve sokaktan geçen herhangi biriyle kimlik bilgilerinizi paylaşmazsanız bu da bir benzer durum aslında. Ancak daha önce de belirttiğim gibi bu duruma reaksiyon gösteren çok az kullanıcı oldu. Her ne kadar ünlü ve popüler isimlerin konuyla alakalı açıklamaları gündemi bir süre meşgul etse de şimdilik bunlar unutulmuş görünüyor.
Başka bir duruşma daha
Her ne kadar Facebook tarafında sular durulmuş görünse de Zuckerberg Mayıs sonunda bu sefer de Avrupa Parlementosu’nun önüne çıkacak. Beklenen etkinin aksine pozitif verileri gören Zuckerberg bu sefer daha rahat bir biçimde yargının önünde çıkacak diye tahmin ediyorum. İlk soruşturmadan elde ettiği tecrübe de şüphesiz ki ona yardımcı olacaktır. Bakalım Zuckerberg soruşturmanın ikinci dalgasından da ilki kadar hafif yaralarla sıyrılabilecek mi?
